Yaşar kemâle eren her vakit gönüllerde

Yaşar Kemal demek Türk-Kürt kardeşliğini savunmak demekti biraz da. Aslında onun hayatı Türkiye’nin tarihi. Van’da bir Türkmen köyünde doğan tek Kürt. Evde Kürtçeyi, sokakta Türkçeyi öğrenir Yaşar Kemal. Hem de Van’da. Hayatı boyunca çocukluğunda olduğu gibi Türklerin arasında mutlu bir Kürt olarak yaşamak istedi, bunun için gayret etti.

Türkmenlerin arasında yaşamak kültürel bakımdan onu zenginleştirdi. Kültürel zenginliğin ne olduğunu en iyi bilenlerdendi. O, Türkmen arkadaşlarından Türk kültürünü öğrenirken arkadaşlarına da Kürtçe türküler öğretti. Bu bakımdan o Türklerin ve Kürtlerin romancısı, hikâyecisidir.

Yaşar Kemal savaş karşıtıdır. Eserlerinde hep barışı savunur, savaşın verdiği zararları gösterir okura. Henüz beş yaşında bir çocuk iken babasıyla gittikleri bir camide gözlerinin önünde babasının öldürülmesi bir çocuğun yaşayabileceği en zor anlardan biri olmalı. Bir çocuk için ne büyük bir travmadır, uzmanları bilir. Hayatı boyunca ölümden, savaştan kaçması ve karşısında olmasının altında çok küçük yaşlarda iken yaşadığı bu talihsiz olayın etkisi var mıdır bilemem ama haksız savaşların ve ölümlerin insanlığın en büyük suçlarından biri olarak görmesi ve devamlı yazması onun savaş karşısındaki tutumunu çok güzel özetler.

¨Yaşar Kemal’in romanlarından, hikâyelerinden bir insan ne öğrenebilir?¨ sorusunu soran birisine verilecek cevap tek kelime ile ¨insan¨ olur. Adeta yaşayarak yazan bir edip olarak okurları romanlarının, hikâyelerinin içine çeker. Okurun elinden tutar, ona iyiliği, güzelliği, paylaşmayı, kardeşliği, huzuru, çevreyi, yoksulluğun ne olduğunu güzel güzel anlatır. Hep iyilik, hep güzellik peşinde koşar.

Gazetelerde Yaşar Kemal’in şöyle vasiyet ettiği yazılıyor:

Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun. İki, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın. Kimse kimseyi aşağılayamasın. Kimse kimseyi asimile edemesin. İnsanları asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin.

Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki, bir kültürü yok edenlerin kendi kültürleri, insanlıkları ellerinden uçmuş gitmiştir.

Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar.

Aslında bu vasiyet Yaşar Kemal’i özetliyor. İnsanlar ölmesin, kültürler kaybolmasın, fakirlik olmasın ve kötülük yayılmasın. Yıllarca solcu diye okunmamış bir insanın bu sözlerine hangi Müslüman karşı çıkabilir?

Türkiye tenakuzlar ülkesi. Bulduğu her fırsatta barış diyen Yaşar Kemal’in ardından yüksek sesle ne kadar büyük bir değerimizi kaybettiğimizi söyleyip bağrışanlar, onun yıllardan beri olması için uğraştığı barışa da karşı çıkanlar olmasını ne ile izah edeceğiz, bilmiyorum. Burası Türkiye. Her şey mümkündür ve hiçbir şeye şaşılmaz.


Not: Başlık, Mefâilün feilâtün mefâilün fa’lün kalıbıyla söylenmiş bir mısradır ve Metin Kayahan Özgül’e aittir. Kullanmama izin verdiği için kendisine müteşekkirim.





Bu yazıyı, Facebook'ta paylaşayım...

Bu yazıyı, Twitter'da paylaşayım...

Bu yazıyı, LinkedIn'de paylaşayım...

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Oryantalizmin Zihin Dünyası, Ötekileştirmenin İdeolojisi ve Edward W. Said

Kitap kapağındaki görselin hikayesi
Oryantalizm hakkında yazılmış çok kitap ve çalışma varken böyle bir çalışmay yapmaya iten motivasyon
Oryantalizmin genel kabul görmüş bir tanımı
Oryantalizmle birlikte geçen modernlik ile arasındaki ilişki
Said’in temel tezi
Oryantalistler Said’in görüşlerine katılmama sebepleri
Seyahatname edebiyatı ile oryantalizm arasındaki ilişki
Oryantalizmin Osmanlı İmparatorluğuna bakışında diğerlerinden farklı olduğu taraf
Oryantalizmin zihin dünyasında İslam
Batı zihninde teşekkül eden Osmanlı imgesi
Türk despotizmi ve bu söylemi ortaya çıkaran gerekçeler
Batı toplumu, Doğu toplumu, İslam toplumu, Osmanlı toplumu
Gerçek Doğu ile oryantalistlerin ürettiği Doğu imgesi arasında bir uçurum var
Osmanlı-Bilim dünyasında şerh edebiyatı ile ilgili
Akli ilimlerin medreseden kaldırılması iddiası
Rönesansı başlatan doğulu alimler

Arebeskin sosyal ve kültürel temelleri

02:00 Arabeskin Anlatılmamış Hikayesi
03:00 Arabesk Nedir, Nasıl Ortaya Çıktı?
04:00 Arabesk Müzik Türkiye'de Ne Zaman Ortaya Çıktı?
11:00 Arabesk İle Gecekondu ve Göç Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır?
13:30 Arabesk Hitap Ettiği Kitle Bakımından Caz ve Blues İle Kıyaslanabilir mi?
16:00 Arabeskin Gelişmesinde Almanya'nın Nasıl Bir Katkısı Oldu?
19:00 Türk Müziğinin Benzersiz Bir Türü: Arabesk
27:00 Mısır'ın Müzik Dünyasındaki Yeri ve Etkisi
31:00 Arap Müziği Türkiye'yi Nasıl Etkiledi?
38:00 Arabeskin Anlatılmamış Hikayesi

ismailgulec.net