O hırka bildiğimiz hırkalardan değil

Hırka, sözlüklerde “kumaş parçası, yamalık; yamalı ve eski elbise” anlamına gelir. Tasavvuf dilinde ise dervişlerin giydikleri özel elbisenin adıdır. Erken dönemlerde zühdün sembolü olan hırka tarikatların ortaya çıkması ile zühd ve takvâ sembolü olarak giyilmeye başlandı. Tarikatına, zamana ve mekâna göre zamanla değişti ve pek çok çeşidi ortaya çıktı.

Her şeyin olduğu gibi hırkanın da hakkını veremeyenler oldu. Hırka giymekle derviş olduklarını sananları Yunus Emre şu dizelerle uyarır:

Dervişlik dedikleri
Hırka ile taç değil
Gönlün derviş eyleyen
Hırkaya muhtaç değil

Neşet Ertaş'ı Türkülerinden Tanımak!

Neşet Ertaş'ın Yaşamı Boyunca Sırtını Yasladığı "Gönül Dağı"
"İsim Sorunu, Bir Cisim Sorunudur"
Sazını Ve Sözünü Kendine Yoldaş Edinen Neşet Ertaş'ın Dünyası
Türküleriyle Anadolu'nun Hüzünlü Ve Neşeli Sesini Dünyaya Duyuran: Neşet Ertaş
Osmanlı Batılaşması Musikiyi Nasıl Etkiledi?
Neşet Ertaş'ın Gönlünde Neler Saklıdır?
"Neşet Ertaş, Hikmet Ehli Bir Şahsiyettir"
"Musiki, Şükrün İfadesidir"
"Zahide" Türküsünün Hikayesi
Bir Çilenin Terennümü: Neşet Ertaş'ın Gurbet Türküleri

Bölümler

Yazılarım

Yazılarımı okuyabileceğiniz sayfadır.

Kitaplarım

Kitaplarımı görebileceğiniz sayfadır.

Basında

Basındaki haberleri görebileceğiniz sayfadır...

Etkinlikler/Takvim

Tüm etkinlik, toplantı ve konuşmalarımın haberini takip edebileceğiniz sayfadır.

Videolar

Neşet Ertaş'ı Türkülerinden Tanımak!

Neşet Ertaş'ın Yaşamı Boyunca Sırtını Yasladığı "Gönül Dağı"
"İsim Sorunu, Bir Cisim Sorunudur"
Sazını Ve Sözünü Kendine Yoldaş Edinen Neşet Ertaş'ın Dünyası
Türküleriyle Anadolu'nun Hüzünlü Ve Neşeli Sesini Dünyaya Duyuran: Neşet Ertaş
Osmanlı Batılaşması Musikiyi Nasıl Etkiledi?
Neşet Ertaş'ın Gönlünde Neler Saklıdır?
"Neşet Ertaş, Hikmet Ehli Bir Şahsiyettir"
"Musiki, Şükrün İfadesidir"
"Zahide" Türküsünün Hikayesi
Bir Çilenin Terennümü: Neşet Ertaş'ın Gurbet Türküleri

Tasavvufla İlgisi Olmayan Karagözcü Var mıdır?

Sahne Sanatları ve Dervişler
08:00 Tiyatro Sahnesinde Bir Derviş
10:30 Tekkeler ve Mizah Arasında Nasıl Bir Bağ Kurulmuş?
13:30 Geleneksel Sahne Sanatlarına Karşı Tepki Gösteren Şeyhler Var mıydı?
17:00 Tasavvuf ve Mizah Arasında Güçlü Bir Bağ Olmasının Sebebi Nedir?
18:30 Tasavvufla İlgisi Olmayan Karagözcü Var mıdır?
22:30 Şeyhler, Bir Eğitim Metodu Olarak Karagöz Oyunu Nasıl Kullanıyordu?
27:00 Karagöz Oyunlarında Derviş Sanatçılarının Ritüelleri Var mıydı?
32:00 Sahne Sanatları ve Dervişler
35:00 Karagöz Oyunlarının Tekke ve Tasavvuf Çevreleriyle Bağlantıları
48:00 Kemteri, Perde Gazelinde Ne Anlatmaktadır?

Güncel Yazılar

O hırka bildiğimiz hırkalardan değil

Hırka, sözlüklerde “kumaş parçası, yamalık; yamalı ve eski elbise” anlamına gelir. Tasavvuf dilinde ise dervişlerin giydikleri özel elbisenin adıdır. Erken dönemlerde zühdün sembolü olan hırka tarikatların ortaya çıkması ile zühd ve takvâ sembolü olarak giyilmeye başlandı. Tarikatına, zamana ve mekâna göre zamanla değişti ve pek çok çeşidi ortaya çıktı.

Her şeyin olduğu gibi hırkanın da hakkını veremeyenler oldu. Hırka giymekle derviş olduklarını sananları Yunus Emre şu dizelerle uyarır:

Dervişlik dedikleri
Hırka ile taç değil
Gönlün derviş eyleyen
Hırkaya muhtaç değil

İman ağacı

Dini daha iyi öğretmek için misal getirerek anlatmak Kuran-ı Kerim’in üslup özelliklerinden biridir. Allah Teala, Kitab-ı Mübin’inde birçok kavramı misal getirerek anlatmaktan çekinmez:

Allah’ın nasıl bir misal getirdiğini görmedin mi? Güzel sözü, kökü sabit, dalları gökte olan güzel bir ağaca benzetti. Öğüt alsınlar diye Allah insanlara böyle misaller getirmektedir. " (İbrahim: 24-25)

Bu üslup hadis-i şeriflerde görülür. Hz. Peygamber de insanlar öğüt alıp iyice bellesinler diye benzetme yapmaktan çekinmez. İbn Ömer (ra) rivayet edilen bir hadis-i şerif:

Kitaplar

ismailgulec.net